Saturday, April 19, 2008

Ağa bir an duraksadı, üzerine şöyle bir göz gezdirdi. "Hay ben böyle işe!" diye söverek az önce Ceyhun'un çıktığı kapıya doğru yöneldi. "Ben şimdi abdestimi tazeleyecem, siz de baklavaları yerlerine dizin." dedi. Kapıyı sertçe çarpışından sonra odadaki üç kişi birbirine dehşet dolu gözlerle bakakaldı. Heladan gelen su sesi derinden duyulan kadim sözlere karışıyordu,"Tael-zum bal da gor, unh gakh maith..."

No comments: